Birinci dünya savaşının birçok büyük nedeni varken, fitilin tutuşturulmasına Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun veliahtı Ferdinand’ın bir gezi sırasında Sırp asıllı Gavrilo Princip tarafından öldürülmesi gösterilir!
Avrupa’yı ateşe atan ve kırk milyon insanın ölümüne neden olan bu bahane olmadaydı yine o savaş çıkacaktı.
O dönemin icatları, Fransız ihtilali, Avrupa’da baş gösteren aşırı milliyetçi akımlar ve dahası toprak genişletme arzuları Birinci dünya savaşına geçer nedenlerdir.
İkinci dünya savaşı da bağlam olarak buna benzer ve dünyayı ateşe veren Hitlerin yenilgisi ve ardında intiharı ile son bulsa da milyonlarca masumun ölümüyle bedel verilen bir savaştır!
Klasik bir söylemdir ama gerçeğin ta kendisidir savaşların kirliliği!
Şu an kapıda en kirli bir savaşla yüz yüze ve sadece seyirciyiz!
Hamas denilen kökten dinci bir yapı bütün Filistin halkını ateşe atmıştır!
Bunu bahane bilen İsrail, içinde ki katili depreştirerek yaş, kuru demeden acımasızca Filistin halkını hedef alıyor!
Bu korkunç bir intikam içgüdüsüdür, ötesi, berisi yoktur!
Kendisine eylem düzenleyen Hamas ve militanlarının nerede yatıp, içtiklerini bilen İsrail’in asıl hedefi Filistinli masumlara yöneltmesi düşündürücüdür!
Planlı ve iyi çalışılmış bir savaş mühendisliğine benziyor, olayların başlangıcı ve devamı!
Yetmiş beş yıllık İsrail o coğrafyada hep korkuları ile yaşadı. Bu korku İsrail’i Amerika güdümüne ve askeri iş birliğine itti. Şimdi bu küçük devletin elinde atom, nükleer ve aklınıza gelebilecek her türlü kimyasal silah var!
İşe buradan bakınca kalabalık insanlardan oluşan Arap toplumunun nasıl bir mahkûmiyet içinde olduğunu söylemeye gerek yok; çünkü İsrail’in elindeki silahlara insan gücünün yapacağı hiç bir şey yok!
Teknoloji kaba kuvveti ve kuru kalabalığı yeneli yıllar oldu!
Kalkıştığı çılgınlık sonrası Hamas’ın ödeyeceği bir bedel mi var?
Hayır!
O bedelin hepsini masum, sivil ve dolayısıyla devlet olamamanın acısını çeken Filistin’e kat be kat ödetecekler!
Onlar bunu yaparken, İsrail’e böbürlenip iç piyasada oy toplamaya çalışanlar hiç bir şey yapamayacak ve kuzu, kuzu seyredecekler!
Evet!
Katillerin bahanesi yoktur. Onların en büyük bahanesi ferasetten uzak akıllarıdır!
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
HASAN ŞAHİN
Katillerin bahanesi yoktur:
Katillerin bahanesi yoktur:
HASAN ŞAHİN
Birinci dünya savaşının birçok büyük nedeni varken, fitilin tutuşturulmasına Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun veliahtı Ferdinand’ın bir gezi sırasında Sırp asıllı Gavrilo Princip tarafından öldürülmesi gösterilir!
Avrupa’yı ateşe atan ve kırk milyon insanın ölümüne neden olan bu bahane olmadaydı yine o savaş çıkacaktı.
O dönemin icatları, Fransız ihtilali, Avrupa’da baş gösteren aşırı milliyetçi akımlar ve dahası toprak genişletme arzuları Birinci dünya savaşına geçer nedenlerdir.
İkinci dünya savaşı da bağlam olarak buna benzer ve dünyayı ateşe veren Hitlerin yenilgisi ve ardında intiharı ile son bulsa da milyonlarca masumun ölümüyle bedel verilen bir savaştır!
Klasik bir söylemdir ama gerçeğin ta kendisidir savaşların kirliliği!
Şu an kapıda en kirli bir savaşla yüz yüze ve sadece seyirciyiz!
Hamas denilen kökten dinci bir yapı bütün Filistin halkını ateşe atmıştır!
Bunu bahane bilen İsrail, içinde ki katili depreştirerek yaş, kuru demeden acımasızca Filistin halkını hedef alıyor!
Bu korkunç bir intikam içgüdüsüdür, ötesi, berisi yoktur!
Kendisine eylem düzenleyen Hamas ve militanlarının nerede yatıp, içtiklerini bilen İsrail’in asıl hedefi Filistinli masumlara yöneltmesi düşündürücüdür!
Planlı ve iyi çalışılmış bir savaş mühendisliğine benziyor, olayların başlangıcı ve devamı!
Yetmiş beş yıllık İsrail o coğrafyada hep korkuları ile yaşadı. Bu korku İsrail’i Amerika güdümüne ve askeri iş birliğine itti. Şimdi bu küçük devletin elinde atom, nükleer ve aklınıza gelebilecek her türlü kimyasal silah var!
İşe buradan bakınca kalabalık insanlardan oluşan Arap toplumunun nasıl bir mahkûmiyet içinde olduğunu söylemeye gerek yok; çünkü İsrail’in elindeki silahlara insan gücünün yapacağı hiç bir şey yok!
Teknoloji kaba kuvveti ve kuru kalabalığı yeneli yıllar oldu!
Kalkıştığı çılgınlık sonrası Hamas’ın ödeyeceği bir bedel mi var?
Hayır!
O bedelin hepsini masum, sivil ve dolayısıyla devlet olamamanın acısını çeken Filistin’e kat be kat ödetecekler!
Onlar bunu yaparken, İsrail’e böbürlenip iç piyasada oy toplamaya çalışanlar hiç bir şey yapamayacak ve kuzu, kuzu seyredecekler!
Evet!
Katillerin bahanesi yoktur. Onların en büyük bahanesi ferasetten uzak akıllarıdır!
Kendileri bu şizofrenik akıldan zevk alırken, masumlar acının akla gelmedik türlüsünü yaşarlar.
Şimdi olduğu gibi..! www.yenicizgihaber.com