GAZİANTEP- BEKİR ŞAHİN; Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şubesi Başkanı Ali Arpat, yerel yöneticilerin eğitim alanı ile inanç alanını birbirine karıştırdıklarını ileri sürerek, küçük yaşta çocukları kendi ideolojik hedeflerine ulaşmak için kullanmaktan vazgeçmeye çağırdı. Laik eğitimin temeline dinamit koyma çabalarının devam ettiğine dikkat çeken başkan Arpat, bilim dışı ve pedagojik açıdan son derece sakıncalı uygulamalara derhal son vermesi çağrısında bulundu.
Eğitim ve öğretimin, salgın hastalık ile birlikte daha da zorlaştığını hatırlatan Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şubesi Başkanı Arpat, öğrencilere sadece uzaktan yöntemlerle ulaşa bilindiği bu süreçte laik eğitimi zayıflatmaya hatta yok etmeye yönelik ciddi tehdit ve uygulamaların bitmek bilmediğini ifade etti.
Hatırlamak gerekirse, geçtiğimiz Kasım ayında Şahinbey Belediyesi’nin, “Hayırsever işadamı” ile imzaladığı protokol kapsamında 4-6 yaş grubundaki çocuklar için 20 yeni Kuran kursu yapacaklarını açıkladığını ifade eden Ali Arpat, “Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ve Mevlüt Taş arasındaki protokolün imza törenine Gaziantep Valisi Davut Gül de katılmıştır. Daha öncesinde lise öğrencilerinin Umre seyahati ile ödüllendirildiği projeleri ile bilinen Şahinbey Belediyesi, 4-6 Yaş için Kuran kursu yapım işi protokol imza törenine katılan Gaziantep Valisi Davut Gül 4-6 yaş grubuna hizmet veren Kuran Kurslarının, “Anasınıfı ihtiyacını karşılaması açısından da önemli” olduğunu iddia etmiştir. Kuran Kursları ile eğitimin altyapısının da güçlendiğini savunan Gül, belediyenin, Müftülüğün ve Kaymakamlığın 20 yeni 4-6 yaş Kuran kursu hedefi olduğunu dile getirmiştir. Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ise “Çocukların küçük yaşlarda eğitime başlamasının ileriki hayatlarına şekil vereceğini” söylemiştir” dedi. www.yenicizgihaber.com
Son zamanlarda küçük yaşlardaki çocukların din eğitimi alması, erken çocukluk eğitiminin bir parçası olarak uygulamada yerini aldığını söyleyen Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şubesi Başkanı Arpat, “MEB Temel Eğitim Genel Müdürlüğü-Erken Çocukluk Eğitimi Daire Başkanlığı, Diyanet İşleri’ne bağlı dört-altı yaş din kursları için anlaştıklarını ve bu hizmetlerin bundan böyle Erken Çocukluk Eğitimi (EÇE) sisteminin istatistikleri içinde yer alacağını belirtti. Bu kursların MEB’e bağlı okullarda da açılabileceğini, hatta açılmaya başlandığı bilgisini de verdi. Buna ek olarak, farklı yetkililer bunların tarihte yeri olan ‘sıbyan okulları’nın günümüzdeki örneği olduğunu da çeşitli ortamlarda dile getiriliyor.
Bu yaş döneminde bütün değerler çocukların kendi dışında ve somut olarak deneyimleyemedikleri bir güçle bağdaştırılmaktadır. Bu yaştaki çocuklar kendilerinin dışındaki güçleri algılayamazlar. Çocuklara bu değerlere sahip olmanın diğer insanlar ve toplum için de yararlı olduğu ve insan olmak için önemli olduğuyla ilgili bir farkındalık yaratılmamaktadır. Bilişsel anlamda soyut düşünebilme yetisi 8-12 yaş arasında gelişmektedir ve bu beceri henüz gelişmemişken çocukların bu kutsal güçle tanışması tahmin edilebileceği gibi birçok olumsuzluğa sebep olmaktadır” diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Diyanet İşleri Başkanlığı, yerellerde ise İl müftülükleri ve dini cemaatlerin uzantısı olan dernek ve vakıflarla yaptığı protokoller, okullarda inanç istismarının önünü açtığını ifade eden Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şubesi Başkanı Ali Arpat, “Kaldı ki “Değerler Eğitimi” adı bir "inanç öğretisi"nin çocuklarımıza nasıl dayatıldığı, daha önceki uygulamalarla ortaya konulmuştur. Eğitimin niteliğini yükseltmek ve çocukların özgür, akılcı ve sorgulayan bireyler olarak yetiştirilmesi biz eğitimcilerin sorumluluk ve görev alanıdır. Bilimsel, laik, eşit eğitimin uygulanabildiği, çocuklarımızın gelişimini destekleyecek eğitim ortamlarının derhal düzenlenmesi ve uygulamaya geçilmesi için mücadele verirken, okul öncesi eğitimi desteklediği söylenilen ve eşdeğer gösterilmeye çalışılan bu sistemi reddediyor ve karşı çıkıyoruz. Din eğitiminin, laik eğitim sistemi içinde resmi olarak kurumlara taşınılması, alternatifi olarak gösterilmesini değil, ailenin ve çocukların istekleri doğrultusunda alınabileceğini savunuyoruz. Eğitim kurumlarının oluşumunun bilimsel temeli farklı değerlerin kullanılarak kaydırılmaya çalışılmasını kabul etmiyoruz. Bu noktaya bütün toplumun ailelerin dikkatini çekiyor, birer eğitim neferi olarak bilimsel laik eğitimden kopulmaması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz” dedi. www.yenicizgigazete YENİ ÇİZGİ