Artık yeni bir tartışma başlamış bulunuyor. Konuyu Katolik Kilisesi başlatmış oldu. Böylece bir kez daha, vicdan bir kez daha öne çıkmış bulunuyor. Hangi renkten, hangi cinsten, hangi dinden, inanan ya da inanmayan, solcu, sağcı, komünist, liberal... ne olursan ol, ama vicdanlı ol, insan ol! Toplumun sınıflara bölündüğü dünyamızda bunun nelere kadir olacağı bir yana, Katolik Kilisesinin Ruhani Lideri Papa Francis’in, cennete kimlerin gidebileceğine ilişkin yaptığı yorum, dinler dünyasını sarsıcı mahiyettedir. Umarız ki, konu İslam dünyasında da tartışılsın, kalıplar kırılsın... Cennetin anahtarının kimsenin elinde olmadığı açıklığa kavuşsun ve suiistimaller son bulsun! Daha önce eşcinsellere yönelik yenilikçi açıklamalarıyla dikkat çeken Katolik Kilisesinin Ruhani Lideri Papa Francis kimlerin cennete gidebileceği konusunda sadece Hıristiyan aleminde değil, İslam dünyasında da tartışma yaratacak bir meselenin önünü açmış oldu. Medya’da dün yayınlanan habere göre, İtalya’da yayın yapan Le Republica gazetesinin kurucusu Yucenyo Skalfari’nin sorularına yazdığı bir mektupla yanıt veren Papa Francis’in mektubunda öne çıkan başlıklarından biri inançsızlık. Bu yorumla birlikte, 21. yüzyılın ilk çeyreğinde Katolik kilisesi, dinler dünyasında, algılar ve kabulleri altüst edecek yeni bir “açılım” yapmakla kalmamış, tüm insanlık için önemli bir meselede sarsıcı olmuştur. Bu yorum, dinler ve mezhepler üzerinden çatışmalar sürdüren ve cennette yer kapmak amacıyla olmadık iddia ve çabalara girenlerin kafasını karıştırır, düşünce sistematiklerini bozar, bu tutumlarını gözden geçirmelerine vesile olur mu, bilinmez. Ancak bu açıklamayla birlikte, cennetin anahtarının kimsenin elinde olmadığı gerçeği bir kez de vurgulanmış oluyor. Hem de cennete gitme arzusu ve eylemi içinde bulunan bir dinin en üst düzeydeki sözcüsünce... Cennete gitmek için Tanrıya inanmak gerekmediği, dolayısıyla Müslüman olmanın şart olmadığı, şu ya da bu cemaate üye olmak gerekmediği, Katolik, Protestan, Yahudi, ya da başka bir din ve mezhepten olmak gerekmediği de Katolik dünyasının en üst kurumunu temsil eden şahsiyet tarafından açıklanmış bulunuyor. İslam alimleri, İslam dünyasının siyasi aktörleri, cemaatler, Diyanet ve müminler bir şey söyleyecek mi, bakıp göreceğiz. Ancak, hiçbir şey söylenmemiş gibi davransalar da, bunu duymazdan gelseler, yok saysalar da Katolik Kilisesinin Ruhani Lideri Papa Francis’in, cennete kimlerin gidebileceğine ilişkin yaptığı yorum, dinler dünyasını sarsıcı mahiyettedir. Çarpıcı bir yaklaşım sergileyen Katolik Kilisesi’nin tutumunun Hıristiyan dünyasında yeni bir tartışma başlatmakla kalmayacağı aynı zamanda Yahudi ve Müslüman dünyada da yeni bir tartışmaya vesile olacağını beklemek gerek. Dün ajansların geçtiği habere göre, Papa, İtalya’nın  gazetelerinden Le Republica’nın kurucusu Yucenyo Skalfari’nin sorularına yazdığı bir mektupla cennete gitmenin Tanrıya inanmakla sınırlı bir durum olmadığını açıklamış. Dahası Papa mektubunda inançsızların da cennete gidebileceğini belirtmiş. Papa Francis, inançsız insanların da vicdanlarının sesini dinledikleri takdirde cennete gidebileceklerini söylemiş. Bunun manevi bir durum olduğunu ve Tanrı’nın merhametinin sınırsız olduğunu belirtmiş. Ve, Papa Francis meselenin esasına ilişkin çarpıcı bir ifade kullanmış; “Günah tanrıya inanmamak değil vicdanına aykırı hareket etmektir” demiş. İnançsızların, ateistlerin cennete gitmek diye bir arzu ve çabalarının olmadığı bilinir. Dünyayı, insanlık tarihini, tüm olup biteni diyalektik materyalizm perspektifiyle ele alanlar açısından yeni bir şey olmasa da, dindarların, düşünce sistematiklerini gözden geçirmelerini gerektirecek yeni ve çarpıcı bir yorumla karşı karşıyayız.