Okumanın yaş sınırı yok, okuma yazmayı 86 yaşında öğrendi

Okumanın yaş sınırı yok, okuma yazmayı 86 yaşında öğrendi
Osmaniye'de yaşayan 6 çocuk annesi Ayşe Aydoğan, çocukluk hayali olan okuma yazmayı 86 yaşında öğrendi.

Osmaniye'de yaşayan 6 çocuk annesi Ayşe Aydoğan, çocukluk hayali olan okuma yazmayı 86 yaşında öğrendi.

Osmaniye'de kent merkezinde yaşayan 86 yaşındaki Ayşe Aydoğan, babasının okula göndermemesi nedeniyle çocukluk hayali olan okuma yazmayı öğrenemedi. Eşinin vefatından ardından, Osmaniye'deki Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğüne bağlı Gündüz Bakım ve Aktif Yaşam Merkezine gitmeye başlayan Aydoğan, el işleri, resim ve çeşitli etkinliklerle hayata yeniden tutunmaya başladı. Merkezdeki yetkililerden çocukluk hayali olan okuma yazmayı öğrenmek için yardım isteyen Ayşe Aydoğan bu hayaline 86 yaşında kavuştu. Okuma yazma belgesini Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz'dan alan Ayşe Aydoğan hayalini gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadı.

"Burada herkesin okuması yazması vardı benim yoktu ben kendimde bir eksiklik hissettim" diyen Ayşe Aydoğan, "Okumaya çocukken babam göndermemiş. Ben de o çocukluk hevesim içimde kalmıştı. Bir türlü yakalayamadım okuma şansımı. İşte sonra çoluk çocuğa karıştık, olmayınca da kaldı içimde üzülüyordum. Ben niye okuyamadım, niye okuma yazma öğrenmedim diye. Sonra da işte olmadı, kısmet olmadı. 2 sene oldu eşim öleli o öldükten sonra evde yalnız kaldım. Buranın açıldığını duydum. Arkadaşlarım haber verdi. Belli bir yaştaki insanları orada yardımcı oluyorlar, ilgileniyorlar, arkadaşlarınız var vakit geçirirsin. Ben de dedim bir gideyim, göreyim, memnun olursam devam ederim dedim. Memnun olmazsam da gitmem dedim. Geldim, memnun oldum. Bir buçuk sene oldu ben buraya hiç aksatmadan geliyorum. Çocuklarım gezmemi istiyor gidelim, değişiklik olsun anne diyor. Benim okulum var, gitmem diyorum, ben buraya okul bildim. Burada da herkesin okuması var, benim yoktu. Ben orada bir eksiklik hissettim. Buradaki görevliler Fatma hanım ve Fatih beye her şeye yardımcı oluyorsunuz her işte hocamız var. Ben okuma yazma öğrenmek istiyorum bana da bunu öğretin buranın görevlisisiniz dedim. Birkaç gün sonra bana bir kalem bir defter verdiler okumaya başlayalım dediler. Allah bin sefer razı olsun Fatih bey ve Fatma hanımdan bana sabır ettiler buraya kadar getirdiler. Ben kendi kendime daha güzel okuyorum ama burada azıcık heyecan yaptım. Kelimeler birden çıkaramadım" diye konuştu.

'Okusaydım öğretmen olmak isterdim'

Babasının kendisini okutmadığı için okuma yazma öğrenemediğini dile getiren Aydoğan, "Amcamın kızı okudu, öğretmen oldu. Aynı yaştaydık, onu okuttular, ben okuyamadım. İşte çocuk aklı, yani direnemedim mi? Artık nasıl oldu ben de bilmiyorum. Keşke direnseymişim. Babamda öyle fazla sert bir baba değildi aslında. Kısmet olmadı okusaydım öğretmen olurdum. Çok seviyordum yani insanlara yardımcı olmayı çok seviyorum, anlayacağın. Burada mutluyum yavrum, örgü, sabun bezleri, gül, hamurdan çiçek yaptık" dedi.

Kaynak:İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.