Bekir Şahin
Özgür Özel, CHP’yi ne kadar değiştirebilir
Özgür Özel, CHP’yi ne kadar değiştirebilir
BEKİR ŞAHİN
CHP genel merkezinde değişimin fitili yakıldı, sırada yerel örgütler ve parti politikası olmalı, aksi halde genel merkezdeki değişimin ayağı yere basmaz. Şu kelimeyi tasvip etmesem de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi “al birini vur ötekisine” den öteye gitmez.
Beklenti, CHP korkusuzca demokrasiyi, insan haklarını savunur olmalı, mazlumların, mağdurların, işçinin, emekçinin, öğrencinin, sanayicinin, emeklinin, çiftçinin, köylünün umudu olmalı. Yoksa üzerindeki ölü toprağı ile giderek yok olur…
Aslında CHP’nin kongre ve kurultay süreci için önceden bir yazı kaleme almak istemiştim, fakat bir türlü fırsatım olmadığı için hazırlayamadım. Çünkü genel merkezde değişim isteyenlerin yerelde 20-30-40 yıldır delegelikten vaz geçmemesi, 4-5 ve daha fazla dönem belediye meclis üyesi olup vaz geçmeyenler, her seçimde ısrarla milletvekili aday adayı olup yeni isimlerin, yeni yüzlerin önlerini tıkayarak partinin seçilmişlerinin sayısını her yıl daha da azaltanlar,
mahallede hiçbir parti toplantısı yapmadan, partilinin fikirlerini almadan, oylama yapılmadan masa başında 2-3 kişiyle delege yazan sözde CHP’liler, bu partiye çok büyük zarar veriyor. Seçim sonuçlarında bunu görmek mümkün. Sonuçta bu yanlışlar CHP’de hiç azımsanmayacak sayıda, küskünleri çoğaltmış, partinin enerjisine sekte vurmuştur. Bu durum bölgedeki birçok şehirde ve ilçelerde yaşanmakta.
Kimi belediye başkanlarının tek adamlığa oynayarak, hem kendi yerini garantiye almak, hem de genel merkeze karşı güç gösterisi oluşturma için il ve ilçedeki kongrelere müdahale ederek
delegeleri ve yönetimleri kendilerinin belirlediği kişileri seçtirmişlerdir. Bu zorba tek adam zihniyeti parti tabanında çok büyük tepkilere ve eleştirellere yol açmıştır.
Partilinin bu tepkisine, itirazına, isyanına ise genel merkez kulak tıkamıştır. Çünkü onlarında işine öyle geliyordu.
Fakat bu yapılan ötekileştirme, partide istifalara kadar, seçimlerde sandığa gitmemeye kadar partiliden iz bırakmıştır. Bu yanlışları yapan belediye başkanları yarın seçim olduğunda sahada kimle çalışacak, kimle seçmenden oy isteyecek, sandığa nasıl sahip çıkacak. Bunları hiç hesap etmiyor mu? Kişisel hırslarından belki de baltayı kendi dizlerine vurduklarının farkında değiller? Eğer yalansa yada sizin içinde önemliyse, örgüt toplantısı yaparsanız bu durumu çok daha net görür, karşılaşır, kulaklarınızla duyarak tadarsınız.
Şimdi partide değişimcilerin adayı Özgür Özel kazandı, dün Özel’i yok sayan, şans vermeyen, arkasında olmayan, yan yana yürümekten çekinen, birlikte fotoğraf vermekten kaçınan, korkan, o belediye başkanları ve bazı il başkanları sanırım partilisine şimdi özür borçlu. Bunu yaparlar mı bilmem, ama şunu yaparlar, herkesten önce Özgür Özel ile birlikte yan yana fotoğraf çektirip paylaşırlar. Bilsinler ki, partili yapılan yanlışları unutmaz.
Aynı şekilde Kahramanmaraş’ta, Gaziantep’te, Diyarbakır’da, Urfa’da, Mersin’de, Adana’da il ve ilçe başkanlıkları içinde tek adamlığa oynayanlar, sanırım Kurultay’da sandıkta çıkan sonuçla kendilerine biraz çeki düzen verirler. (İsim vermiyorum çünkü onlar kendilerini bilir. Hatta yarası olan da gocunur) demeyle yetinelim.
Bu konuda kısaca bu kadar vurguladıktan sonra, CHP kurultayına geçmek istiyorum.
ÖZGÜR ÖZEL’i zor bir süreç bekliyor
CHP’nin uzun aradan sonra kongrelerden sonra kurultayını gerçekleştirmesi partiye heyecan kattı. Kemal Kılıçdaroğlu ile Özgür Özel’in genel başkan adayı olduğu kurultayda önemli mesajlar verildi. Özgür Özel’in açıklamalarında önemli mesajlarda vardı. Konuşmalardaki polemik yapacak sözlere burada girmek istemem.
Özgür Özel’i elbette zor bir süreç bekliyor, hem parti içinde, hem genel siyasi arenada gündem oldukça yoğun, sorun ve sıkıntılar kartopu gibi büyüyor. Ve karşısında 22 yıllık bir iktidar var, hem de devletin tüm imkanlarını kullanan bir iktidar. Özgür Özel ve ekibinin işi hayli zor ama kararlı bir mücadele gerekli. Ekip demişken Özgür Özel, Kılçdaroğluna yanlış yaptıran 5 ve daha fazla milletvekili olarak görev yapanları yanına alarak eski geleneği sürdürmez. Akse halde ölü doğmuş olur.
Bu arada Kemal Kılıçdaroğlu her şeye rağmen siyasete önemli katkılar sundu, yerel seçimlerde ittifak konusu ile yıllardır alınmayan şehirleri kazandı, ilk defa uzun bir adalet yürüyüşü başlattı benzer örnekleri çoğaltılabilir. Ama yanlışları, hataları da az değildi.
Kılıçdaroğlu’na bu yanlışları yaptıranların başında sanırım danışmanları ve yakın çevresi geliyor. Herkesin de bildiği bu kısmı fazla uzatmadan yeni döneme bakacak olursak Özel, partide değişimin fitilini yerellere kadar sürdürebilecek mi, bekleyip göreceğiz.
Sorun ve beklentilerden birkaçını sıralayacak olursak;
CHP’de parti içi demokrasi uzun zamandır rafa kalkmıştı, Özel bu duruma ne kadar müdahale edecek ve ne yapacak bunlarda önemli.
CHP uzun zamandır Sivil toplum örgütlerini uttu.
CHP yeniden o kanallar ile yan yana gelip, birlikte ülke sorunlarına çözüm için vede eylem, etkinliklere birlikte imza atabilecek mi?
Sosyal demokrat bir parti kimliğine uygun politikalar geliştirip hayata geçirebilecek mi, yüzünü gerçekten sola dönebilecek mi?
İktidar alternatif bir parti olduğuna seçmene inandırabilecek mi?
Bugün ülkedeki hayat pahalılığı, zamlar, zulüm, basın üzerindeki baskı, yasaların hiçe sayılması gibi birçok sorun çözüm beklerken, CHP bunlara karşı alternatifler geliştirip halk ile paylaşabilecek mi?
CHP içerisinde hiçbir birimde veya sahip olduğu kurumda tek adamlık anlayışını yıkacak mı bekleyip göreceğiz. www.yenicizgiaber.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.